Merhûm Abdülmetin Balkanlıoğlu hocamızın sohbetlerinde; ümmet şuuru, din kardeşliği ve âlem-i İslâm’ın hâliyle hemhâl olmanın önemine dair hatırlatma ve tavsiyeler mühim bir yer tutardı. Nitekim bu konuları, gündemi merkeze almak suretiyle gayet anlaşılır bir şekilde beyan ettiği bir sohbetini istifadenize sunmak istiyoruz. Başta hayatına dair bilgiler olmak üzere, hocamızla ilgili detaylı malûmata buradan ulaşabilir, görüntülü sohbetlerini de buradan dinleyebilirsiniz.
Sevgili kardeşlerim! Allâh-u Te‘âlâ Hazretleri çığlıkları kulağımıza kadar gelen artık yani tazecik kanlarının dökülüşünü canlı yayınlarda izler hâle geldiğimiz Filistinli bebeklerimizin, çocuklarımızın, gençlerimizin ve kendi topraklarında mağdur ve mazlum edilen, işgal kuvvetleri tarafından acımasızca Peygamber katili Siyonist İsrail tarafından kendi atalarının da Peygamberleri de doğradığı bu gerçeği de düşünürseniz oradaki garip, mazlum, mağdur Müslümanlara Allâh-u Te‘âlâ Hazretleri olağanüstü derecelerde yardım eylesin!
Nasıl ki meleklerden üç binini Bedir harbine indirdiğini, beş binini Uhud harbine indirdiğini o gazvelere indirdiğini Allâh-u Te‘âlâ bildiriyorsa bize, Rabb’imiz, Cebraillerini göndersin, meleklerini göndersin. İnsanlık düşmanı, tabiat düşmanı o Siyonist zihniyete karşı, orada gariban Müslümanlara Rabb’imiz olağanüstü yardım eylesin; bize de merhamet!
Müslümanlara düşünme ve onların derdiyle dertlenme gibi, yani merhamet ve Müslümana düşkünlük yönümüzü Rabb’imiz geliştirsin, genişletsin. O mağdur ve mazlum ortama en azından dua etmek; sadece orayla kayıtlı tutmuyorum işi ben, hâşâ. Ama şu anda en yüksek çığlık oradan yükseliyor. Irak’ta da çok büyük çığlıklar vardır. Rabb’im onlara da imdâd etsin!
Din Kardeşliği
Kuzey Irak’tan dönen Mehmetçiklerimize Mevlâ selâmetler versin! Şehitlerimize yüksek makamlar versin! Geride kalanları da hayır ve hak üzere istihdam ve istimal eylesin! Kafkas cephelerine, Orta Asya’mıza, dünyanın her neresinde mağdur, mazlum, mahkûm, zor anlar ve günler geçiren, yakınımızdan uzağımıza kimler varsa hepsine Rabb’imizin yüce rahmetini ve kudretiyle durumlarının tatlıya bağlanmasını O’ndan niyaz ederek sözüme başlamış olayım. Ama Filistin’i öncelikle düşünmek zorunda ve durumundayız. Çünkü “Lâ İlâhe illallâh, Muhammedu’n-Rasûlüllâh” bağlantısıyla sınırımızın ötesinde de olsalar berisinde de olsalar Allâh-u Te‘âlâ Hazretleri ﴾اِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ اِخْوَةٌ﴿ “Müminler ancak kardeştirler!” imzasını attığı için Allah (Celle Celâluhû)ya ve ahiret gününe inanan; kadınıyla-erkeğiyle bütün mü’minler birbirinin Allah (Celle Celâluhû) tarafından ilan edilmiş kardeşleridir. Aynı anne-babaya sahip çıkan yavruların kardeşliğinden daha kutsaldır.
Allah (Celle Celâluhû), anne-babadan daha önemli olduğuna göre, Hazreti Muhammed Mustafa (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) daha önemli olduğuna göre bizim tercihlerimiz, bizim hesap ve kitaplarımızdan Allah (Celle Celâluhû)nun kitabı daha önemli olduğuna göre; bu yüce ve kutsal değerler manzumesi adına kardeşliğimiz daha da kutsaldır, daha da önemlidir. Allah (Celle Celâluhû)dan ötürü kardeş olmak müthiş bir hâdisedir. Dolayısıyla bizim, Müslüman kardeşlerimizin acısına-tatlısına biraz daha dikkatli, biraz daha duyarlı olmamız lâzımdır.
Çok güzel haberler alıyorum Müslümanlardan. Bu hâdiseler üzerine, mini minnacık yavrularımızın kendi birikimlerini hemen kumbaracıklara attığı, tazecik gelinlerin takılarından veyahut da insanların hacca, umreye, kenara birikim olarak koydukları emanetlerine ve buna benzer herkesin merhameti ne kadarsa, bu olayla etkileşimi ne seviyedeyse ona göre güzel kararlar alıp uluslararası hizmetlerde adı duyulmuş; güzel hedeflere güzel hizmetler götüren derneklere, bu işlere aktardıklarını işitiyorum. Bu da beni mutlu ediyor.
Ben de inşâallâh elimden geldiği kadar yardım etmeye çalışıyorum, ettirmeye çalışıyorum. Biraz daha bu konudaki, Allâh-u Te‘âlâ benim de merhametimi, gayretimi, cömertliğimi Müslümanlara karşı yüzlerine ve arkalarına samimi duyarlılığımı benim de artırsın, sizin de artırsın sevgili kardeşlerim. Oradaki ortamı şöyle göz önüne almak zorundasınız, onları düşünmek zorundasınız; bırakın yani Müslümanı, yok bırakmayın Müslümanı. Müslümanlar baş tacımızdır.