Kuruluş amacı maddi ve manevi olarak insanlığa yardım etmek olan İsmailağa Derneği, hizmetlerini sürdürüyor.
“İnsana hizmet hakka hizmettir” düsturuyla başladığımız bu işte, nerede bir ihtiyaç sahibi varsa tespit etmeye ve yardım eli uzatmaya çalışıyoruz. Bu minvalde oluşturduğumuz yardım fonlarıyla, Müslüman kardeşlerimiz ile ekmeğimizi bölüşmeye olanak sağladık.
Ümmetin Yetim Çocuklarına El Uzat!
Yerkürenin gördüğü en büyük zulüm, son 100 senedir Ortadoğu’da yaşanıyor. Yahudiler Filistin’de kadın, çocuk demeden vahşice Müslümanlara saldırıyor, onları aç bırakıyor ve işkence ediyorlar.
Tüm dünyanın gördüğü ama kulak tıkadığı bu zulüm, düşmanına bile yardım etmeyi öğütleyen bu dinin mensuplarında ümmet bilincini alevlendirmeli. Mümin kişi, elimizden ne gelir diyerek nemelazımcı olmamalıdır. Şu kıssa bu hususta son derece manidardır.
Kanunî Sultan Süleyman, ihtişamının zirvesine çıkardığı devletin istikbâli hakkında endişe eder ve Yahya Efendi’ye;
“–Osmanoğulları’nın âkıbeti nasıl olur? Bir gün olur da izmihlâle uğrar mı?” şeklinde mektup gönderir.
Hazret’in cevabı pek vecizdir:
–Nemelâzım Sultanım!”
Sultan bu cevabın zâhirine mânâ veremeyerek, bizzat yanına gider ve tekrar sorar. Yahya Efendi de bunun üzerine maksadını îzâh eder:
“–Sultanım! Bir devlette zulüm yayılsa, haksızlık şâyi olsa, işitenler de «nemelâzım» deyip uzaklaşsalar, sonra koyunları kurtlar değil de çobanlar yese, bilenler bunu söylemeyip sussa, fakirlerin, muhtaçların, yoksulların, kimsesizlerin feryâdı göklere çıksa da bunu da taşlardan başkası işitmese, işte o zaman devletin sonu görünür. Böyle durumlardan sonra devletin hazinesi boşalır, halkın itimat ve hürmeti sarsılır. Âsâyişe itaat hissi gider, halkta hürmet duygusu yok olur. Çöküş ve izmihlâl de böylece mukadder hâle gelir…”
Bu minvalde “Acil İnsani Yardım” kampanyamıza destek olarak yurt dışı hizmet birimimiz İDDEF iş birliğiyle başta Gazze olmak üzere zulümden etkilenen bölgelere yardım eli uzatabilirsiniz.
Acil İnsani Yardım bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Küçük Bir Bağış Büyük Bir İhtiyacı Giderebilir
İslâm dini, hayatın tüm alanlarında etkin olduğu gibi ictimâî alanda da Müslümanı öğütler. Birlikte yaşamak insana özgü bir gerekliliktir. Zira maddi ve manevi eksiklikler, yine birlikte yaşanılan insanlar ile yardımlaşarak aşılacaktır.
اَلَّذٖينَ يُؤْمِنُونَ بِالْغَيْبِ وَيُقٖيمُونَ الصَّلٰوةَ وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ يُنْفِقُونَۙ ﴿٣﴾[1]
Allah Teâlâ Hazretleri âyet-i kerimede: “(Onlar) gayba iman ederler, namazı kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler” buyurmuştur. Bu şekilde müminler arasındaki dayanışmayı, iman ve namazdan hemen sonra zikrederek önemine dikkat çekmektedir.
Yapacağınız bağışlar; önem sırası gözeterek, câmiamızın hâfızlık eğitimi alan ve İslâmî ilimleri tahsil eden talebelerine yönelik ilmî hizmetlerde; aşevi, gıda desteği, aynî ve nakdî yardımlar gibi hayrî hizmetlerinde kullanılacaktır. Genel bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Sadaka Fakirlere Ulaşmadan Allah Teâlâ Katına Ulaşır
Ebû Hureyre (Radiyallâhu Anh), rivayet ettiği bir hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)e şöyle bir suâlde bulunuyor:
“–Yâ Resulallâh! Hangi sadaka daha faziletlidir?”
Allah Resûlü (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle cevap buyurur:
“–Malı az olan kişinin imkânı nispetinde verdiği sadakadır.”[2] buyurdu.
Sadaka sadece zenginlerin işi değildir. “Yarım hurmayla dahi olsa kendinizi cehennemden koruyun” buyuran bir peygamberin ümmeti olarak, elimizden geldiği nispette sadakaya devam etmemiz gerekir.
Sadaka ismiyle oluşturduğumuz fon ile, sizlerden gelen yardım elini, talebelere ve ihtiyaç sahiplerine hassasiyetle ulaştırıyoruz. Sadaka sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Kız Tekamül Medresesi İnşâsı Sürüyor
Sadaka-i Câriye, İslâm dini özelinde Allah Teâlâ’nın, ümmet-i Muhammed’e sunduğu imtiyazların en hayırlılarından biridir. Zira sevap kazanma halinin kesildiği ölüm halinin sonrasında “Sadaka-i Câriye”, sevap kazanmanın kıyamete kadar devamlılığını sağlamaktadır.
İsmailağa Külliyesi-2 Kız Tekâmül Medresesi inşasında kullanılmak üzere yapacağınız yardımlar ile, bu hayırda sizin de bir payınız olsun. Âhiret sermâyesi olarak yapacağınız yardımlarla bizlere destek olabilirsiniz.
İnşada kullanılacak kapı, pencere, parke, mermer, seramik, boya, şap, çatı, dış cephe malzemesi, sıva, duvar işçiliği, batarya, asma tavan, alçıpan, kum ve beton gibi ihtiyaç malzemelerinden istediğinizi seçip bağışta bulunabilirsiniz. Külliye Bağış Sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Okuyan Olamıyorsan Yardım Eden Ol
İlk emri “Oku” olan bir dinin inananları olarak eğitime büyük önem veriyoruz. Gerek yurtiçinden gerek yurtdışından, hafızlık ve İslâmî İlimler Medreselerimizde okumak için hicret eden kardeşlerimizin ihtiyaçları bizim için son derece önemli.
Temel Kur’ân-ı Kerîm öğretimiyle başlayan bir talebenin hâfızlığını tamamlama süresi 2 senedir (24 aydır). Yapacağınız bağışlarınız, hâfızlık talebelerimizin eğitim giderleri ve ihtiyaçlarına sarf edilecektir.
Şer‘î ilimlerin ilk tahsili 5 sene (60 ay) olup, ilme talip olan talebeler mezun olduktan sonra kabiliyetine göre İslâmî ilimler alanında ihtisas eğitimine devam edebilmektedir. Süreç ile ilgili her türlü sorunuz için bizleri 0850 811 7777 numaralı İsmailağa İletişim Merkezinden arayabilirsiniz.
Burs, kitap, kıyafet ve farklı talebe ihtiyaçlarına sarf edilmek üzere kullanılacak bir fon oluşturduk. Bu fon sayesinde siz yardımsever Müslümanların yardımlarını zamanın Ashâb-ı Suffe’lerine aktarıyoruz.
Hafızlık Talebesi Burs sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Talebe Burs sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Talebe Giyim Paketi bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Talebenin Kitapları Sizden bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Ümmet Olmak Kucaklayıcı Olmayı Gerektirir
Afrika Kıtası’nın batısında yer alan Gine Bissau’nun başkentine bir külliye inşa ediyoruz. Yardıma en çok ihtiyaç duyan Müslüman kardeşlerimiz Afrika Kıtası’nda yaşamaktadır. Orada inşa edeceğimiz külliye, bölgede büyük bir inkişafa vesile olacaktır.
İnşa edilen külliyemiz;
- 5 bin kişilik cami
- Medrese
- Yetimhane
- Aşevi
- Sağlık Ocağı (Bünyesinde doğumhane ve çocuk kliniği de vardır)
- Tebliğ-irşâd merkezlerinden oluşmaktadır.
Yurtdışı hizmet birimimiz İDDEF iş birliğiyle yürüttüğümüz proje nihayete erdiğinde, külliyemiz tüm bu birimleriyle hizmet vermeye başlayacaktır. Bu inşa için oluşturduğumuz fona siz de katkı sağlayabilir, dünyanın bir ucundaki Müslüman bir kardeşinize yardım eli uzatmanın sevabına nail olabilirsiniz. Gine Bissau İsmailağa Külliyesi bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
12 Ay Kurban
Akîka
Yeni doğan çocuk için Allah Teâlâ’ya şükür amacıyla kesilen kurbana, “akîka kurbanı” adı verilir. Akîka kurbanı sünnet bir ibadettir. Nitekim İbn Abbas (Radiyallâhu Anh)dan rivayet edildiğine göre Resûlullah (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), Hazreti Hasan ve Hazreti Hüseyin için akîka kurbanı kesmiştir.[3]
Peygamber Efendimiz yine bir hadisinde şöyle buyurmuştur: “Her çocuk (doğumunun) yedinci gününde kendisi için kesilecek akîka kurbanı karşılığında bir rehine gibidir. Akîka kurbanı kesildikten sonra çocuğun başı tıraş edilir ve ona isim verilir.”[4]
Adak
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), İbn Abbâs (Radiyallahu Anhümâ)dan nakledildiğine göre, şöyle buyurmuştur:
“…Gücünün yettiği bir şeyi adayan, onu yerine getirsin!”[5]
Bir işinin, emelinin, arzusunun yerine gelmesi durumunda, farz olan ibadet cinsinden bir ibadet yapma sözü veren kişiye, Allah Teâlâ’nın bu işi nasip etmesi ile bu ibadet vacip olur. Ülkemizde gelenek olarak adaklar kurban cinsinden yapılmaktadır.
Adak, akîka veya nafile kurban ihtiyaçlarınızı gerek yurtiçi gerek yurtdışında; koç, koyun veya büyükbaş hisse formunda alıyoruz.
Bağışlamış olduğunuz kurbanlarınız; talebe, ihtiyaç sahipleri ve medreselere sıcak yemek ikram ettiğimiz iki ayrı aşevimizin bir yıllık et ihtiyacı kapsamında değerlendirilmekte ve ihtiyaç sahiplerine düzenli et paketi olarak ulaştırılmaktadır. Kurban bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
“…Tanıdığına Tanımadığına Yemek Yedirmendir”
Abdullah b. Amr b. Âs (Radıyallâhu Anhümâ) şöyle rivayet etti:
Bir adam, Resulullah (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)e:
– İslâm’ın hangi özelliği daha hayırlıdır, diye sordu? Resûl-i Ekrem (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem):
“Tanıdığın ve tanımadığın herkese yemek yedirmen ve selâm vermendir”[6] buyurdu.
İsmailağa Külliyemizin aşevinde her gün 10 bin kişilik sıcak yemek çıkmaktadır. Bu yemekler medreselerimizdeki talebelere ve ihtiyaç sahibi kimselere ulaştırılmaktadır.
Haftanın 7 günü, ihtiyaç sahibi Müslüman kardeşlerimiz için tenceremiz kaynamakta, ilim yolunda okumak için ömrünü feda etmiş kardeşlerimizin sofrasına ulaşmaktadır.
Ayrıca düşkün ve hasta olan ihtiyaç sahiplerinin yemekleri evlerine kadar servis edilmektedir. Aşevi Öğünü bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Bir Koli Bir Tebessüm
Bunun yanı sıra ihtiyaç sahibi Müslüman kardeşlerimizin mutfak masraflarını hafifletmeye çalışıyor, gıda kolileriyle onlara yardımcı oluyoruz. Bağışlarınızla yüzlerce aileye ulaşıyor, tebessümlerine vesile oluyoruz.
1 Gıda Kolisi Bağış Bedeli: Koli / 1000 ₺
1 Gıda Kolisi Paket İçeriği:
- Un 2 KG
- Tozşeker 1 KG
- Nohut 1 KG
- Kuru Fasulye 1 KG
- Şehriye
- Makarna
- Pirinç
- Mercimek 1 KG
- Bulgur 1 KG
- Ayçiçek Yağ 2 LT
- Tuz 750 GR
- Çay 1 KG
- Salça 830 GR
Kumanya bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Market Alışveriş Kartlarıyla Serbest Alışveriş İmkanı
Et, kahvaltılık ve gıda yardımlarımızı sürdürürken, ihtiyaç sahiplerine alışveriş kartları ile de ulaşıyoruz. Bu sayede sabit içerikli kumanya yarımlarının yanı sıra kardeşlerimiz serbest alışveriş yapma imkanına da kavuşmuş oluyor.
Siz de bağışlarınızla bize katkıda bulunabilir, bu hayırda pay sahibi olabilirsiniz. Alışveriş Kartı bağış sayfasına ulaşmak için tıklayınız.
Unutulmamalıdır ki bu alem iyilik üzerine bina edilmiştir. Müslüman kimsenin, ihtiyaç sahibine yaptığı yardım, ahir zaman fitneleriyle boğulduğumuz bu zamanda kâinâtı ayakta tutan en büyük vesilelerden biridir.
Selam ve dua ile.
Dipnotlar
[1] Bakara, 3.
[2] Ebû Dâvûd, Zekât (40) (1677).
[3] Ebû Dâvûd, Edâhî, 21 (2841); Nesâî, Akîka, 3 (4219).
[4] Ebû Dâvûd, Edâhî, 20-21 (2837-2838); Tirmizî, Edâhî, 21 (1522).
[5] İbn Mâce, Keffâret, 17.
[6] Buhârî, Îmân 20; İsti‘zân 9; Müslim, Îmân 63.
