Sahih Hadis kaynaklarından sabit olduğu üzere, Kıyamet alametlerinden biri olan Deccal’in çıkışı, dünya düzenini değiştirecek çok muazzam bir hadise olacaktır. Yeryüzünde “40 vakit” diye tabir edilen bir süre kalacak olmasına rağmen, insanlara büyük şerri dokunacak bu kişiden, imanı kuvvetli olan mü’minler kendilerini koruyacaklardır.
Hadîsi Şeriflerde, insanlar tanıyıp, şerrinden sakınsınlar diye Deccal’in vasıfları zikredilmiştir. Deccal genç, yüzü kırmızı, kısa boylu, alnında kâfir yazan, sağ gözü şaşı birisidir. Doğuda Horasan denilen yerden çıkacaktır. Bir hadisi şerifte Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“Deccâl doğuda Horasan denen yerden çıkacaktır. Birçok insan ona tâbi olacaktır. Yüzleri sanki geniş bir kalkandır”[1]
Medine Yasağı
Deccal, Medine’ye giremeyecektir. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur; “Deccal Medine’ye gelecek, melekleri orayı korur olarak bulacak. Allah Teâlâ dilerse Medine’ye Taun hastalığı ve Deccal giremeyecek. [2]
Deccal’in dünyada ne kadar kalacağı hakkında, Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), Sahih Müslim’de rivayet edilen bir hadisi şerifte şöyle buyurmuştur:
“Ümmetimin içinden Deccal çıkacak, kırk zaman bekleyecek. Ben bilmiyorum, kırk gün mü, kırk ay mı, kırk sene mi?”[3]
Deccal’in Adası
Fâtıma bint Kays’ın naklettiği habere göre, Peygamberimiz bir gün sahâbe-i kirâmı mescide toplamış, minbere oturmuş ve “Sizi bir şeye teşvik veya bir şeyden tahzir icin toplamadım. Temim Ed-Dari (Radiyallâhu Anh) bana geldi ve bey’at etti. İyi bir Müslüman oldu. Bana, size daha önce Deccal ile ilgili olarak söylediklerimle uyuşan şeyler anlattı. Onun anlattıklarını size aktarmak için topladım.” diyerek söze başlamıştır.
Temîm (Radiyallâhu Anh), Lahm ve Cüzam kabilesinden otuz kişi ile deniz yolculuğuna çıkar. Fırtınaya tutulurlar. Bir ay kadar dalgalarla boğuştuktan sonra bir adaya çıkarlar. Karşılarına tuhaf kılıklı, konuşabilen Cessâse adında bir hayvan çıkar ve onları kilisedeki adama yönlendirir. Bu adam bağlanmış, iri yapılı ve heybetli bir varlıktır. Onlara, yaşadıkları çevredeki Beysan hurmalığını, Taberiye gölünü, Zügar pınarını ve son peygamberin çıkıp çıkmadığını sorar. Sonra da kendisinin Deccal olduğunu, yakında çıkacağını Mekke ve Medine dışında her yeri dolaşacağını söyler. Peygamberimiz: “Dikkat edin, bunu size daha once söylemiş miydim?”diye sorunca cemaat; “Evet” dediler. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem): “Gercekten Temim (Radiyallâhu Anh)ın sözü, bu sözün Deccal ve Medine ile Mekke hakkında söylediklerime uyması hoşuma gitti.” buyurdu. Sonra da Deccâl’in doğu tarafından zuhur edeceğine işaret etti. [4]
Deccal’in Ölümü
Deccal’in ölümü hakkında ise şöyle buyurulmuştur:
“Meryem’in oğlu Deccal’ı Bâb-ı Lüd’da öldürecek. ”[5] (Kudüs’e yakın bir yerdir)
Bu kadar çok hadîs-i şeriflerde geleceği belirtilen Deccâl’in geleceğini Mutezile, Cehmiyye gibi fırkaların yanı sıra, şaz görüşleriyle maruf, Reşit Rıza, Muhammed Abduh gibileride inkâr etmişlerdir. İbni Abbas (Radiyallâhu Anhumâ), Hazreti Ömer (Radiyallâhu Anh)ın hutbede şöyle dediğini rivayet etmiştir:
“Agah olun! Sizden sonra yakında recmi, Deccali, şefaati, kabir azabını ve ateşte yanıp sonra ateşten çıkarılacak bir kavim olduğunu inkâr eden bir kavim gelecek. ”[6]
Deccal’den ve fitnesinden Allahu Te’âlâ’ya sığınırız. Rabbimiz imanı kuvvetli olanlar zümresine bizleri ilhâk eylesin!
Not. İslâm Telif Kurulu, “Ehli Sünnet Akaidi” eserinden derlenmiştir.
Dipnotlar
[1] Tirmizi 2237
[2] Tirmizi 2242
[3] Müslim 2940
[4] Müslim, Fiten, 121
[5] Tirmizi 2244
[6] Müsned 82