İbrahim Ethem Hazretleri’nin vefatı 779
Çanakkale Savaşının başlaması 1915
İBRAHİM B. ETHEM HAZRETLERİ (714-779)
Tâbiînin meşhûr âlimlerinden ve evliyânın büyüklerinden. 714 (H.96) yılında Belh şehrinde doğup, 779 (H.162) yılında Şam’da vefât etti. İsmi, İbrâhim bin Edhem bin Mansûr, künyesi Ebû İshâk’tır. Nesebi Hazret-i Ömer’e (r.anh)’a dayanır.
Fudayl bin İyâd, İmrân bin Mûsâ bin Zeyd ve Şeyh Mansûr Selâmi’nin sohbetinde bulunup, Veysel Karânî hazretlerinin rûhâniyetinden istifâde etmiştir.Bağdât, Şâm ve Hicaz’da meşhûr oldu.Üç kıtanın âlimlerinin çoğundan ilim öğrendi. İmâm-ı A’zam hazretlerinin sohbetleriyle olgunlaştı. Dinde fakih ve müctehid oldu. Rumlarla yapılan cihadlara katıldı. Arap lisânını çok fasîh konuşurdu.
Yahyâ bin Saîd el-Ensârî, Mukatil bin Süleymân ve Süfyân-ı Sevrî’den, hadîs-i şerîf rivâyetinde bulunmuştur. Evzâî, Şakîk-i Belhî, İbrâhim bin Beşar, kendisinden hadîs-i şerîf rivâyetinde bulunmuşlardır. Nesâî, Dâre Kutnî, İmâm-ı Buhârî onun sika, güvenilir bir râvi olduğunu bildirmişlerdir. Buhârî “Edeb”, Tirmizî “Tahâret” kısmında kendisinden rivâyette bulunmuşlardır.
Babası Edhem, Belh şehri pâdişâhıydı. Kendisi Şehzâde olup, tahtta oturur, avlanmayı severdi.Her türlü imkâna sâhip, her istediğini yer, her istediğini giyer, her emri hemen yapılırdı. Bir yola çıktığı zaman, kırk altın kalkanlı asker önünden, kırk altın gürzlü asker arkasından yürürdü. O bütün bunları terk etmiş ve Allahü Teâlâya gönül vermiştir.Mübârek sözleri ve kerâmetleri dilden dile dolaşmış, muhabbeti hep gönüllerde yaşamıştır. Dünyâ sultânları unutulmuş, fakat O unutulmamıştır.