Bu gece son iftarı hep birlikte yapmak ve Ramazân bayramı gecesini karşılamak üzere İsmailağa Camii’nde buluştuk. Ramazân-ı Şerîf ayının girişiyle birlikte başlayıp her akşam 3000 kişiyi ağırladığımız iftar ikramımız bu akşam itibarıyla sona erdi. İkramlarımız, dînî açıdan önem taşıyan gecelerde de aynı şekilde devam edecektir inşâAllah.
Yatsı namazından evvel, Ramazân ayı boyunca devam etmiş olan terâvîh sohbetlerinde olduğu gibi, ‘bayram’ konulu sohbetten hissedâr olduk. Hepimizde, namazı müteakip gerçekleştireceğimiz sakal-ı şerîf ziyâretinin heyecanı vardı.
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. O (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in gelişiyle birlikte ümmete pek çok güzellik ve lütuf ihsân edilmiştir. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)i her şeyden çok sevmek mü’minler üzerine bir vazifedir. O (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) bizlere, canımızdan daha yakındır. O (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), Allah Te‘âlâ’nın habîbi ve rasûlüdür. Bizler için numûne-i imtisâldir. Bizleri hakîkatten haberdar edendir. O (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)e salât-ı selâm getirmek, pek çok fazîlet ve mânevî güzelliklere eriştiren bir ibâdettir. O (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in terekesinden kalanlarla teberrük etmek meşrû ve câizdir.
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in bizlere teberrük vesilesi olarak ulaşan en önemli değerlerden biri, mübârek sakal-ı şerîfleridir. Ashâb-ı Kirâm hazerâtı (Rıdvânullâhi Te‘âlâ aleyhim ecma‘în), Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in saç ve sakal tıraşını kollamış, onun mübârek bedeninden dökülen saç ve sakal tellerini muhafaza etmiş, onlarla teberrükte bulunmuşlardır. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Ashâbının bu yaklaşımından asla rahatsız olmamış, onları buna teşvik etmiş hatta saç ve sakallarının tellerini bizzat kendisi dağıtmıştır.
Ashâb-ı Kirâm (Rıdvânullâhi Te‘âlâ aleyhim ecma‘în), Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in saç ve sakallarının tellerini ellerinde tutma konusunda birbirleriyle adeta yarışa girişmişler, o mübârek parçaları savaşlarda ve sair zamanlarda daima yanlarında bulundurarak onlarla bereketlenmeye, onlar vesilesiyle muvaffak olmaya çalışmışlardır.
Ashâb-ı Kirâm (Rıdvânullâhi Te‘âlâ aleyhim ecma‘în)in bu hassasiyetini tâbiûn ve tebei’t-tâbiîn nesli de devam ettirmiş, bu kıymetler ve teberrük anlayışı nesiller boyunca aktarılmak suretiyle günümüze kadar gelmiştir. Bohçalarda özel olarak saklanan sakal-ı şerîfler her devirde gösterilen saygı ve hürmetle gerek resmî makamlarca, gerekse de sevdalı insanların özverisiyle, ailelerin aktarımı yoluyla muhafaza edilmiştir. Dolayısıyla bizim bugün yapmakta olduğumuz şey, Ashâb-ı Kirâm (Rıdvânullâhi Te‘âlâ aleyhim ecma‘în)in yaptığından farklı bir şey değildir.
Salevât-ı Şerîfeler ve Tekbirlerle Sakal-ı Şerîf Ziyâreti
Bu hassasiyetlerle teberrük düşüncesi ve ayrıca bayram gecesi vesilesiyle İsmailağa Camii’nde kılınan yatsı namazını müteakip sakal-ı şerîf ziyâreti gerçekleştirildi. Hep bir ağızdan coşku ve heyecanla söylenen tekbirler, salevât-ı şerîfeler ve salât-ı ümmiye okuyuşlarıyla gerçekleştirilen ziyâret, büyük ilgi gördü.
Sakal-ı Şerîf, bize Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)i hatırlatan, ona yönelmemize vesile olan, ona olan muhabbetimizi ziyâdeyle perçinleştiren en önemli unsurlardandır. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in Şemâil-i Şerîfi hakkında detaylı mâlumât almak için tıklayınız…
Sakal-ı Şerîf Ziyaretinden Resimler