عن عائشة رضي الله عنها قالت: “قلت يا رسول الله ان واقفت ليلة القدر فما اقول؟” قال: قولى:
“اَللَّهُمَّ اِنَّكَ عَفُوٌّ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّى”
Âişe (Radıyallâhu Anhâ) şöyle buyurmuştur:
“Bir kere ben: “Ya Rasûlüllâh! Kadir gecesine denk gelirsem, ne diyeyim?” dediğimde:
“اَللَّهُمَّ اِنَّكَ عَفُوٌّ تُحِبُّ الْعَفْوَ فَاعْفُ عَنِّى”
“Ey Allah’ım, Gerçekten sen çok affedicisin, affı seversin öyleyse beni affet” de. Buyurdu. (Ahmed ibni Hanbel, el-Müsned, no:25384, Tirmizi, no: 3513, Nesâî, es-Sünenü’l-Kübrâ no: 10709, 10711-10714)
عن عائشة رضي الله عنها قالت:
“لو عرفت اي ليلة ليلة القدر ما سألت الله فيها الا العافية.”
Âişe (Radıyallâhu Anhâ) şöyle buyurmuştur:
“Şayet ben Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğunu bilseydim, onda Allâh-u Te‘âlâ’dan ancak afiyet isterdim.” (İbni Ebi Şeybe, 10/206, Beyhakî, Şu’abu’l-imân, no: 3702)
Bu rivayetten de anlaşıldığı üzere; Kadir Gecesinde en çok istenmesi gereken şey afiyettir. Afiyet ise dünya-ahiret, maddî ve manevî tüm belalardan kurtuluş demektir.