Mektubat-ı Rabbanî’den
Aziz kardeşim! Bilmelisin ki, ebedi kurtuluşa erişmek için üç şeyin elde edilmesi insan için kaçınılmazdır. Bu üç şey ilim, amel ve ihlâstır. İlim iki kısımdır. Bir kısım vardır ki, bundan maksat ameldir. Bu ilmin açıklamasını fıkıh ilmi üstlenmiştir. Diğer bir kısım vardır ki, bundan maksat da sadece kalbî, yakin (kesin kanaat) ve inançtır. Bu kısım, “Fırka-yı Naciye”yi temsil eden Ehl-i Sünnet ve’l-cemaat âlimlerinin görüşleri doğrultusunda Kelam ilminde bütün tafsilatıyla açıklanmaktadır. Ehl-i Sünnet büyüklerinin yoluna uymadıkça kimsenin kurtuluş beklemeye dahi hakkı yoktur. Eğer kıl kadar bunlara aykırılık söz konusu olursa iş tehlikede demektir. Bu tespit güvenilir keşif ve açık ilham açısından da kesinlik kazanmıştır. Bunun aksi olma ihtimali yoktur.
Ehl-i Sünnet büyüklerinin yoluna tabi olmaya ve onları taklid etmeye muvaffak olana ne mutlu! Bunlara aykırı yol tutanlara da yazıklar olsun! Onların yolundan ayrılan ve ana esaslarını reddederek bunların cemaatından ayrılan kimse hem kendi sapmıştır hem de başkalarını saptırmıştır.
İmâm-ı Rabbânî Müceddid-i Elf-i Sânî Ahmed el-Fârûkî (Kuddise Sirruhû), 1. cilt 59. Mektup