İsmi, Künyesi ve Nesebi
Tam adı Muhammed Emîn b. Ömer b. Abdülazîz b. Ahmed b. Abdurrahîm b. Muhammed Salâhuddîn el-Hüseynî ed-Dımaşkî el-Hanefî olan İbn Âbidîn’in künyesi Ebu’n-nûr’dur. İbn Âbidîn (Rahimehullah) lakabını bu adla tanınan beşinci kuşaktan dedesi Muhammed Salih’ten almıştır. Soy şeceresi Cafer es-Sâdık, Muhammed Bâkır, Zeynelâbidîn ve Hazret-i Hüseyin (Radıyallâhu Anh) yoluyla Hazret-i Fâtıma (Radıyallâhu Anhâ)ya nispet edilir.[1] Babaannesi ünlü tarihçi Hulâsatü’l-Eser müellifi Muhibbî’nin kızıdır. Tüccar olan babası 1822 yılında, annesi ise kendisinin ölümünden iki yıl sonra 1838 yılında vefat etmiştir.[2]
İbn Âbidîn (Rahimehullah) 1784 yılında Şam’ın Kana vat Mahallesi’nde Mübelled Sokağı’nda doğdu. Küçük yaşta Kur’an-ı Kerim’i ezberledi. Babasının işyerinde Kur’ân okurken müşterilerden birinin doğru okumadığı şeklindeki uyarısından sonra dönemin alimlerinden Muhammed Saîd el-Hamevî’den kıraat dersleri almaya başladığı rivayet edilir. Bu hocasının gözetiminde kıraat ve tecvit ile alakalı birçok metin ezberledi (el-Meydâniyye, el-Cezeriyye, eş-Şâtıbıyye). Bunun yanında sözü edilen hocasından sarf, nahiv ve Şafii fıkhı (ez-Zübed) okudu.[3]
Sîreti ve Hasletleri
Kişiliği ve görünümü ile rivâyetlere göre İbn Âbidîn (Rahimehullah) uzun boylu, geniş azalı ve beyaz tenliydi. Siyah saçları arasında hafifaklar bulunmaktaydı. Heybet ve vakar sahibiydi. Düzgün ve güzel görünümlüydü. Kınanma korkusu taşımaz ve dini hususunda taviz vermezdi. Emr-i bi’l-ma’rûf ve nehy-i ani’l-münker yapardı. Tevazu sahibi olup, fakirlere, miskinlere ve takvâ sahiplerine karşı ayrı bir sevgi beslerdi. İlminin ve nesebinin şerefi kendisinde toplanmıştı. Gücü yettiğince alimlere, ilim talebelerine ikramda bulunurdu. Hoş sohbetli ve yumuşak bir mizaca sahipti.
İlmî Tahsîli
Daha sonra dönemin önemli alimlerinden biri olan Muhammed Şâkir el-Akkad’dan aklî ilimler; mantık, hikmet (felsefe), hendese (geometri), hesap (matematik), hey’et (astronomi) ile hadis ve tefsir öğrendi. Hocasının etkisi ile Hanefi mezhebine geçen İbn Âbidîn (Rahimehullah) fıkıh, fıkıh usulü, akaid, tasavvuf ve mantıka dair eserler okudu. Muhammed Şâkir’den Hanefî fıkhının temel metinlerinden olan el-Mültekâ, Kenzü’d-Dekâik, el-Bahru’r-Râik, el-Hidâye ve bazı şerhlerini, el-Vikâye ve bazı şerhlerini ve ed-Dirâye’yi okudu.[4] ed-Dürrü’l-Muhtâr’ı okurken hocasının 1222/1807’de vefat etmesi üzerine bu eseri hocasının önde gelen öğrencilerinden Muhammed Saîd el-Halebî ile tamamladı. el-Akkad vasıtasıyla Kâdiriyye tarikatına intisap etti. Daha sonra Halid-i Bağdâdî (Kuddise Sirruhû) vasıtasıyla Nakşibendi tarikatına intisap etmiştir. Hocası Muhammed Şakir, İbn Âbidîn (Rahimehullah)ı kendi hocalarının derslerine götürmüş ve onlardan icâzet almasını sağlamıştır.
İbn Âbidîn (Rahimehullah), Hocası Muhammed Şâkir’in sağlığında sırasıyla Nesefî’nin Menâru’l-Envâr adlı eserine Haskefî’nin yaptığı şerhe Nesemâtü’l-Eshâr ve Hâşiyetü’l-Kübrâ adlı hâşiyeleri ve hocası Akkad’ın isnatlarına dair el-Ukûdü’l-Lâlî fi’l-Esânîdi’l-Avâlî adlı eseri kaleme almıştır. Daha sonra henüz on yedi yaşında iken Şerhu’l-Kâfî fi’l-Arûz ve’l-Kavâfî adlı eseri, Ref’u’l-İştibâh an İbârati’l-Eşbâh adlı bir risale ve Fethü Rabbi’l-Elbâb ala Lübbi’l-Elbâb Şerhu Nühzetü’l-İ’râb adlı bir hâşiye kaleme almıştır.[5] İbn Âbidîn (Rahimehullah) neredeyse bütün Hanefî fıkıh literatürünü kuşatan içerikli eserlerin yanında, belli konularda yazdığı ve muhatabına literatürde yer alan görüşleri derli toplu olarak sunduğu birçok risale de kaleme almıştır.
Geçimi ve Vefâtı
İbn Âbidîn (Rahimehullah), geçimini ticaretle sağlıyordu. Kendisi zamanının tamamına yakınını ilmi konulara hasrettiği için işleri ortağı yürütüyordu. Taluyye Camii’nde müezzinlik yapan İbn Âbidîn (Rahimehullah), aynı zamanda bu camide ilmi faaliyetlerine de devam ediyordu. İbn Abidin, Dımaşk (Şam) müftüsü Hasan el-Murâdî zamanında fetva eminliği görevinde de bulunmuştur. 1820 yılında hacca giden İbn Âbidîn (Rahimehullah), 21 Rebîülâhir 1252 / 5 Ağustos 1836’da Şam’da vefât etmiştir. Sinanpaşa Câmii’nde kılınan cenaze namazından sonra Bâbü’s-Sağîr Kabristanındaki Fevkâniyye türbesine Haskefî’nin mezarının yanına defnedilmiştir.
İbn Âbidîn (Rahimehullah)ın tek erkek evladı Alâuddin b. Âbidîn babasının yarım kalan eseri Reddü’l-Muhtâr’ı Kurretu Uyûni’l-Ahyâr adıyla tamamlamıştır. Alâuddin, bir süre Mecelle komisyonunda görev de yapmıştır.
Hocaları
İbn Âbidîn (Rahimehullah) zamanının pek çok âliminin derslerine katılmış ve birçok âlimden icazet almıştır. Bunlardan bazıları şunlardır: Muhammed Said el-Hamevî (1732-1820), Muhammed Şâkir es-Sâlimî el-Umerî el-Akkad (1744-1807), Said b. Hasan b. Ahmed el-Halebî (1774-1843), Hâlid b. Ahmed b. Hüseyin en-Nakşibendî (1779-1826), Şems Muhammed b. Abdurrahman b. Muhammed el-Kezberî (1794-1833), Şihâb Ahmed b. Abdullah b. Asker b. Ahmed el-Attar (1725-1803), Necib b. Ahmed b. Süleyman el-Kalaî (1747-1825), Hibetullah b. Muhammed b. Yahya el-Ba’lî et-Tâcî (1739-1809), Muhammed Salih b. Muhammed eş-Şâfiî, ez-Zeccâc, el-Kazâzî (v. 1824), Abdulkadir b. İsmail en-Nablûsî (1723-1799), İbrahim b. İsmail en- Nablûsî (1723 -1807).
İbn Âbidîn (Rahimehullah) esas olarak ilk dört hocasından uzun süreli ilim tahsil etme imkânı bulmuştur. Diğerleri ile birkaç kez görüşmüş, onların derslerine katılmış veya onlardan icazet almıştır.[6]
Talebeleri
Şunu ifade etmek gerekir ki İbn Âbidîn (Rahimehullah) vefâtından sonra geriye birçok talebe ve eser bırakmıştır. Bunların önde gelenleri kardeşi Abdülganî İbn Âbidîn, kardeşinin oğlu Ahmed İbn Abdülganî Âbidîn ve Abdulganî İbn Tâlib el-Ganemî el-Meydânî’dir. Bu zâtlar ve bu zâtlar dışındaki talebelerinden her biri fetvâ eminliği ve kâdîlik gibi yüksek vazifeler görmüş insanlardır.
Bazı Eserleri Şunlardır:
A) Fıkıh
1- Reddü’l-Muhtâr ale’d-Dürri’l-Muhtâr: İbn Abidin Haşiyesi olarak da bilinen eser Timurtaşî’nin Tenvîru’l-Ebsâr adlı eserine Haskefî’nin ed-Dürrü’l-Muhtâr adıyla yaptığı şerhin haşiyesidir. İbn Abidin eseri müsvedde olarak kaleme aldıktan sonra kitabı temize çekmeye başlamış ancak “mesail-i şettâ” adlı bölüme geldiğinde vefat etmiştir. Geriye kalan kısım, oğlu Alâuddîn tarafından müsveddelerden hareketle Kurretu Uyûni’l-Ahyâr li Tekmileti Reddi’l-Muhtâr adıyla tamamlanmıştır. İbn Âbidîn (Rahimehullah) eserde Hanefî kaynaklarından ve diğer mezheplerin bazı kaynaklarından hareketle ed-Dürrü’l-Muhtar’ın ibarelerini açıklarken zayıf ve güvenilir görüş lere işaret etmiş, kapalı ve anlaşılmayan yönlerini açıklığa kavuş turmuş, eserdeki hata ve yanlışlıkları temel kaynaklara müracaatla tashih etmeye çalışmıştır.
2- Minhetü’l-Hâlik ale’l-Bahri’r-Râik: Nesefî’nin Kenzü’d-Dekâik adlı eserine Zeynüddin İbn Nüceym’in el-Bahrü’r-Râik adıyla yaptığı şerhin haşiyesidir.
3- el-Ukûdü’d-Dürriyye fî Tenkîhi’l-Fetâva’l-Hâmidiyye
B) Usûl-ü Fıkıh
1- Nesemâtü’l-Eshâr alâ İfâdati’l-Envâr
2- Hâşiye alâ Şerhi’t-Takrîr ve’t-Tahbîr ale’t-Tahrîr
C) Fetvâ Usûlü
1- Şerhu Ukûdi Resmi’l-Müftî
2- Neşrü’l-Arf fî Binâi Ba‘zi’l-Ahkâm ale’l-Örf
D) Tefsîr
1- Hâşiye alâ Tefsîri’l-Kâdî’l-Beydâvî
E) Kelâm
1- Ref‘u’l-İştibâh an İbârati’l-Eşbâh
2- Tenbîhü’l-Vulât ve’l-Hükkâm alâ Ahkâmi Şâtimi Hayri’l-Enâm ve Ehadi Ashâbihi’l-Kirâm
3- el-İlmü’z-Zâhir fî Nef‘in-Nesebi’t-Tâhir
F) Hadîs
1- Ukûdü’l-Lâlî fî Esânîdi’l-Avâlî
G) Tasavvuf
1- İcâbetü’l-Gavs bi Beyâni Hâli’n-Nükebâ ve’n-Nücebâ ve’l-Abdâl ve’l-Evtâd ve’l-Gavs
2- Sellü’l-Hüsâmü’l-Hindî li Nusrati Mevlânâ Ebû Hâlid en-Nakşbendî
H) Arapça
1- el-Fevâidü’l-Acîbe fî İ‘râbi’l-Kelimâti’l-Garîbe
2- Hâşiye ale’l-Mutavvel
Dipnotlar:
[1] Şecere için bkz. Alâuddîn İbn Âbidîn, Kurretu ‘Uyûni’l-Ahyâr Tekmileti Reddi’l-Muhtâr, 11/ 8. (Beyrut: Darü’l-Kütübi’l-İlmiyye)
[2] M. Abdüllatif Sâlih Farfûr, İbn Âbidîn ve Eseruhû fi’l-Fıkhi’l-İslâmî, 1/270; Ahmet Özel, Hanefî Fıkıh Âlimleri
[3] M. Abdüllatif Sâlih Farfûr, İbn Âbidîn ve Eseruhû fi’l-Fıkhi’l-İslâmî, 1/294.
[4] M. Abdüllatif Sâlih Farfûr, İbn Âbidîn ve Eseruhû fi’l-Fıkhi’l-İslâmî, 1/294.1, 295, 296
[5] Halil Merdum Beg, A’yanü’l-Karni’s-Sâlis Aşer fi’l-Fikri ve’s-Siyâse ve’l-ictimâ, 392.
[6] M. Abdüllatif Sâlih Farfûr, İbn Âbidîn ve Eseruhû fi’l-Fıkhi’l-İslâmî, 322-343.