Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Mescid-i Nebevî’de îrâd ettiği hutbelerini ilk senelerde hurma kütüğünün üzerinden okurdu. Daha sonra sade bir mimariye sahip oturma yerinden ve iki basamaktan müteşekkil bir minber yapıldı. Bu minber Emevîler döneminde sökülmek istendiğinde –bu yazımızda nakledeceğimiz bazı- harikulâde hâller yaşandı ve sökmekten vazgeçilip yükseltilmesi yönünde karar alındı. 654 senesine kadar ayakta kalan minber maalesef bu senede vuku bulan büyük yangında yandı ve onun yanışı, Abbâsî Devletinin çöküşünün işareti sayıldı. Mescid-i Nebevî’de günümüzde yer alan minber, Osmanlı Sultânı 3. Murâd Hân’ın yaptırdığı minberdir. Minber hakkında genel bilgileri kapsayan makalemize ulaşmak için tıklayınız… Peygamber Efendimiz’in (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) ilk minberinin mahiyeti, mûcizevî hâlleri ve âkıbetiyle makalemize ulaşmak için tıklayınız…
Peygamber Efendimiz’in (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) minberi farklı dönemlerde birkaç kez sökülmeye teşebbüs edilmiş fakat yaşanan olağanüstü hâller sebebiyle vazgeçilmiştir. Kaynaklarımızda bu konuyla ilgili rivâyetler müstakil başlıklar altında derç edilmiştir.
1- Muaviye ibni Ebî Süfyân (Radıyallâhu Anh) halifeliği sırasında, Medine’de bulunan Mervan ibni Hakem’e: “Rasûlullâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in minberini bana gönder!” diye haber salarak minberin sökülüp kendisine gönderilmesini emretti.
Mervan mescide gidip minberi yerinden sökünce, Medine’ye birden karanlık çöktü ve şiddetli bir fırtına koptu! Güpegündüz gökte yıldızlar görünmeye başladı! Göz gözü görmez, adam adamı tanıyamaz oldu! Bunun üzerine Mervan, halkın yanına varıp: “Ey Medineliler! Mü’minler emîri, Rasûlullâh’ın (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) minberinin konulduğu yerden değiştirilemeyeceğini daha iyi bilir. O bana ancak minberi yerden yükseltmemi ve onun şerefini gözetmemi emretmişti. Mescidin cemaati çoğaldığı için, minberin basamaklarını arttırıp onu yükselttim!” dedi. Daha sonra marangozları çağırıp, minbere alt tarafından altı basamak daha ekleyerek basamakları dokuza çıkarttı.
Hicretin 50. Senesinde Yaşananlar
Başka bir rivâyete göre; Muaviye ibni Ebî Süfyan (Radıyallâhu Anh), hicretin 50. yılında hacca gelmişti. Rasûlullâh’ın (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) minberini söktürüp Medine’den Şam’a nakletmek istedi ve Sa‘dü’l-Kuraz’ın yanında bulunan asayı istetti.
Minber söktürülünce, güneş tutulup gökte yıldızlar görünmeye başladı! Medineliler bundan son derecede telaşa düştüler. Cabir ibni Abdillâh ile Ebû Hüreyre (Radıyallâhu Anhümâ), Muâviye ibni Ebî Süfyan’a (Radıyallâhu Anh) gidip: “Ey mü’minler emiri! Rasûlullâh’ın (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) minberinin konulmuş olduğu yerden sökülüp götürülmesi de, asasının Şam’a nakledilmesi de doğru olmaz!” dediler.
Bunun üzerine, Muâviye ibni Ebî Süfyan (Radıyallâhu Anh) minberi götürmekten vazgeçip yerinde bıraktı ve: “Ben ona güve düşmüş olmasından korkmuştum da, söktürüp altına bakmak istemiştim!” diyerek, yaptığı şeyden dolayı Medinelilerden özür diledi.
Konuyla İlgili Diğer Rivâyetler
2- Emevî halifelerinden Abdulmelik ibni Mervan da, Rasûlullâh’ın (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) minberini yerinden söküp götürmeye kalkışmıştı. Kabîsa ibni Züeyb ona: “Yapacağın işten dolayı, sana Allah’ı hatırlatırım! O daha önce yerinden kaldırııldığında, güneş tutuldu! Rasûlullâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem): ‘Minberimin üzerinde günahkâr olarak yemin eden kişi, Cehennemdeki yerine hazırlansın! O, Medine’de, Medinelilerin yanında hukuku kesip atmıştır!’ buyurdu” deyince, Abdülmelik minberi yerinde bıraktı.
3- Abdülmelik’in oğlu Velid de hacca geldiği zaman bunu yapmaya kalkışınca Saîd ibni Müseyyeb, Ömer ibni Abdilaziz’e: “Adamınla konuş! Mescide ve Allah’a saldırmasın! Yoksa gazaba uğrar!” diye haber gönderdi.
Ömer ibni Abdilaziz (Radıyallâhu Anh) gidip onunla konuşunca, Velid minberi yerinde bıraktı.
Kaynak: Merhûm Mustafa Âsım Köksal Hoca Efendi’nin İslâm Tarihi adlı eserinin 7.cildinin 176-178. sayfalarından derlenmiştir.