Sırat yol manasında olup,cehennemin üstünde uzunca bir köprüdür.Kıldan ince ve kılıçtan keskindir.[1] İnsanlar amellerine göre buradan geçecektir.Kimi göz açıp kapayacak kadar bir zamanda kolayca,kimi ise uzunca bir zamanda ve zor geçeceklerdir.Bazılarıda geçemeyip cehenneme sevk edilecektir.
Ehli Sünnet’e göre hadîs ve âyetlerde geçen sırat kelimeleri, hakiki manaları üzere bırakılır ve tevile gidilmez.Zira Ehli Sünnet naslardaki manaların,zahirlerinden muhal manalar anlaşılmadığı sürece, tevile gitmeyip hakiki manasını alırlar.Bu durumda sırat bir yoldur.İnsanlar oradan geçecektir,geçemeyenler ise cehenneme girecektir.
Hadislerde Sırat
“Mü’minin sırat üzerindeki sözü, ‘Rabbim! Selâmet ver, selâmet ver!’ dir.”[2]
“Muhakkak cehennemim köprüsünün (cisr) önünde/üzerinde ayakları kaydıran kaygan bir yol vardır. Kuşkusuz yüklerimizde hafiflik olduğu halde onun üzerine gelmemiz, ağır yüklerle yüklü olarak gelmemizden kurtulmamıza daha elverişlidir.”[3]
“Muhakkak Cennet’e son olarak girecek kişi sırat üzerinde yürüyen bir adamdır ki; bir seferinde (yoldan) sapar, bir seferinde (yolda) yürür, diğer bir seferinde de ateş ona çarpar…”[4]
“Kıyâmet gününde insanlar sırat üzerine taşınırlar. Kelebeklerin art arda ateşe düşmeleri gibi onlar da sıratın iki tarafından art arda ateşe düşerler…”[5]
Hz. Âişe (Radiyallâhu Anhâ) şöyle rivayet etmektedir: “Resûlüllah (Sallâllâhu Teâlâ Aleyhi ve Sellem)e, ‘O gün yer başka bir yere ve gökler (başka göklere) dönüştürülür’ âyetinden hareketle, ‘Yâ Resûlellah! O gün insanlar nerede olacaklar?’ diye sordum. ‘Sırat üzerinde.’ diye cevap verdi.”
“Ardından cehennemin iki sırtı arasında sırat (yol) vurulur. Ben peygamberlerden ümmetiyle geçenlerin ilki olurum. O gün peygamberlerden başka hiç kimse konuşmaz. O gün peygamberlerin sözü ise şudur: ‘Allahım! Selâmet ver, selâmet ver!’[6]
“Ardından Müslümanlar ayağa kalkar ve sırat konulur. Üzerinden asîl atlar ve binekler gibi geçerler. Üzerinde onların sözü, ‘Selâmet ver, selâmet ver!’dir”[7]
“Kıyâmet günü ölüm getirilir ve sıratın üzerinde durdurulur…Ardından emredilir de ölüm sırat üzerinde boğazlanır.”[8]
“Müminler ateşten kurtulurlar. Ardından Cennet’le Cehennem arasındaki bir köprü (kantara) üzerinde hapsolunurlar. Dünyada aralarında olmuş zulümler birbirlerine kısâs edilir.”[9]
“Sırat, Cehennem’in iki sırtı arasında Se‘dân dikeni gibi dikenler üzerine konulur. Sonra insanlar geçmeye başlar. Sağ sâlim kurtulan, tırmalanıp sonra kurtulan ve onunla hapsolunup cehenneme baş üstü düşürülen vardır. “[10]
“İnsanlar cehennemin köprüsü (cisr) üzerine arz edilir. Üzerinde insanları kapıveren dikenler, çengeller ve kancalar vardır. Kimi insanlar (üzerinden) şimşek gibi, kimileri rüzgâr gibi, kimileri koşturulan at gibi, kimileri koşarak, kimileri yürüyerek, kimileri emekleyerek, kimileri de sürünerek geçerler…”[11]
Dipnotlar
[1] Sa’düddin Taftazanî, Şerhul Akaid
[2] Tirmizî, Kıyamet, 9
[3] El-Müsned, 5/159
[4] El-Müsned, 1/392
[5] El-Müsned, 5/43
[6] Buhârî, Ezân, 129
[7] Tirmizî, Cennet, 20
[8] İbn Mâce, Zühd, 38
[9] Buhârî, Rikâk, 48
[10] İbn Mâce, Zühd, 33
[11] El-Müsned, 3/25