“(Azık ve binek temin edip de) yol bakımından ona (ulaşmaya) güç bulmuş olan insanlar üzerine, o Beyt’i haccetmek Allâh için (farziyeti sabit olan) bir haktır.” buyuran Mevlâ Te‘âlâ’ya nihâyetsiz hamd-ü senâlar olsun! Salât-ü selâm, hac menâsikini îfâ ederek bizlere öğreten Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)e, âl ve ashâbına olsun!
Mü’minlerin, hiçbir ayrım söz konusu olmaksızın aynı hedef ve aynı gaye etrafında, belli vakit ve belli mekânlarda yekvücut hâlinde bir araya gelmesine vesile olan bir Kurban Bayramını daha idrâk şerefine nâil olmuş bulunuyoruz.
Hac ibâdetinin ihtivâ ettiği husûsiyetlerle beraber, Kurban ibâdeti de birçok hikmete mebni bir ibâdettir. Yaratılmış olanların Cenâb-ı Hakk’a yönelik teslimiyet ve kurbiyeti, dünya-âhiret ve fert-toplum dengesi, yardımlaşma ve dayanışma, kurban ibâdetinin başta gelen mühim hikmetlerindendir.
Birlik beraberliğe ziyadesiyle ihtiyaç duyduğumuz şu zamanda, aramızda hak-hukuk taallûk eden yakınlarımızın ve komşularımızın yanı sıra, âlem-i İslâm ile münâsebetimizi de gözden geçirmeli, din kardeşlerimizin dertleriyle dertlenmeli ve sorunlarının çözümü için seferber olmalıyız.
İdrâkiyle müşerref olduğumuz bayramımızın, ümmet-i Muhammed’in başta fikrî bütünlük olmak üzere, her türlü işte, ümmet şuuru çerçevesinde kararlar alacağı ve bu kararları uygulayıp dünyaya adalet, huzur ve refâh dağıtacağı günlerin ve yeryüzünde akmaya devam eden kan ve gözyaşını dindiren bir sükûnetin müjdecisi olması en büyük temennimizdir.
Bu hissiyatla, Kurban bayramınızı en kalbî muhabbetlerimizle tebrîk eder, hac menâsikini îfâ niyetiyle mukaddes topraklarda bulunan mü’minlerin hac ibâdetlerinin mebrûr, kurbanlarımızın ve bilcümle ibadetlerimizin makbûl olmasını dileriz. Gönülleri birleştiren kurban bayramının; ümmet-i Muhammed’i her daim birlik ve beraberlik içerisinde hareket edeceği günlere; takva, teslimiyet ve kardeşlik duygularının gelişimine ve daha nice hayırlara vesîle olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyâz ederiz.
İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı