وَمَٓا اَرْسَلْنَاكَ اِلَّا رَحْمَةً لِلْعَالَم۪ينَ ﴿١٠٧﴾
“Seni Ancak Bütün Varlıklara Rahmet Olarak Gönderdik” (Enbiyâ Sûresi, âyet:107)
Böyle bir âyet-i kerîme, hiç bir Peygamber hakkında nazil olmamıştır. Eğer Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)’in nuru yaratılmasaydı, bütün canlılar ve kâinat yokluk karanlıklarında kalacaktı. Ne Mevlâ’nın Zât-ı Pâk-i Sübhâniyesi bilinecekti, ne Esmâ-i ilâhiyesi bilinecekti, ne Sıfât-ı ilâhiyesi bilinecekti, ne Efâl-i ilâhiyesi bilinecekti, ne Ruh bilinecekti, Cennet, Cehennem, hiç bir şey bilinmeyecekti.
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) böyle bütün âlemlere rahmet olması, Şeriat’ının cihan-şümul bulunması, O’nun bütün mahlûkattan efdâl bulunduğuna en kuvvetli bir şahit olmuştur.
Hulasa: Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)’in vücudu, bütün âlemlere rahmettir. Ancak o rahmetten istifade etmek isteyenler, O’nun rahmet olduğunu tasdik etmekle, feyzinden istifade etmişlerdir. İstifade etmek istemeyenler ise, yarasa kuşunun güneşi inkârı gibi, Şeriat-ı Ahmediyye’yi inkârla, feyz-ü irfanından mahrum kalmışlardır.
Mahmud Efendi Hazretleri, Sohbetler