Anadolu coğrafyası, medeniyetlerin beşiği olması hususiyetiyle tevarüs ettiği kültür ve birikimin yanı sıra, doğu ve batı arasında köprü niteliği taşıması hasebiyle ve daha pek çok yönüyle dünyanın merkezi niteliğinde bir coğrafyadır. Böyle bir coğrafyaya hâkim olmak zor olduğu gibi, bu hâkimiyeti sürdürebilmek de son derece zordur.
Memleketimiz bu konumuna binaen, istisnasız her dönem şer güçlerin hedefi oldu. Nitekim ülkenin doğu ve güneydoğusunda ardı arkası kesilmeyen terör faaliyetlerini yürüten ateist ve marksist yapılanma, arkasına aldığı dış ve iç desteklerle, Ezân-ı Muhammediye sesinin semalarda yankılandığı bir esnada, Erzincan ilinin Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyünde namaz kılmak için camiye toplanmış olan vatandaşlarımızı hedef aldı.
Saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin sayısının 100 kadar olduğu yer aldı haberlerde. Camide toplanmış olan silahsız din kardeşlerimiz camiden zorla çıkarıldı ve yapılan örgüt propagandasının ardından ailelerinin gözü önünde kurşuna dizilerek vahşice katledildi. Katliamın ardından köyün tamamı ateşe verildi; 214 ev, köy okulu, köy camii ve kültür evi yakıldı. Talan, saldırılar ve örgüt propagandası, yanarak can veren hayvanların çığlıklarına aldırış edilmeksizin sürdürüldü. Evlere sığınmış olan kardeşlerimiz de yangın sebebiyle vefât etti.
Sene-i devriyesinde bir kez daha nefretle hatırladığımız bu elim hâdise esnasında şehîd edilen 33 kardeşimize rahmet diliyor, memleketimiz için İslâm nûruyla dolu güzel günler temennî ediyoruz.