Cuma Namazı, haftada bir gün kılınan, vakit namazlarına nazaran kendisine mahsus şartları ve husûsiyetleri bulunan bir namazdır. Bu sebeple, Cuma Namazının ahkâmı ve âdâbına dair bazı konuların bilinmesi ve hatırlatılmasında fayda vardır.
‘Cuma Gününün Faziletleri, Cuma Namazını Farziyyeti ve Tarihte Kılınan İlk Cuma Namazı, Cuma Namazının Vücûb Şartları, Cumâ Namazının Edâ Şartları, Cuma Gününün Sünnetleri ve Ramazân-ı Şerîf Ayının Cuma Günlerinin Husûsî Fazîleti’ başlıklı makalelerimize erişim sağlamak için tıklayınız...
Cuma Namazına ait, mezkûr konu başlıkların dışında kalan birtakım önemli hususlar da bulunmaktadır. Fıkıh kitaplarımızda detaylarıyla yer alan bu konu başlıklarını, muteber ilmihâl kitaplarımızdan istifade yoluyla özetleyerek sunmak istiyoruz.
Cuma Günü Sefere Çıkmak
Cuma günü, mü’minlerin bayramıdır ve bayram havasında geçirilmelidir. Cuma Namazı, husûsiyetleriyle büyük bir cemaatin bir araya toplandığı müstesna bir namazdır. Bu gibi sebeplere binaen Cumâ Namazını kişinin, mûkim bulunduğu yerde kılması önemli görülmüş, sefere çıkmak için Cuma gününü tercih etmek mekrûh kabul edilmiş ve bu durum, Cuma Gününün zevâliyle kayıtlanmıştır. Cuma Günü zevâl vaktinden evvel sefere çıkmak ise mekrûh değildir.
Mescide Erken Gitmeye Özen Göstermek
Cuma Günleri Cuma Namazı için camiye erkenden gitmek, mescide girildiğinde iki rekât Tahiyyetü’l-Mescid namazı kılmak, Kehf Sûresini okumak veya dinlemek mendub kabul edilmiştir. Cuma için tekbir almak, yıkanmak, misvak kullanmak, güzel elbiseler giymek ve koku sürünmek müstehabdır.
Mescid İçinde Riayet Edilmesi Gereken Bazı Hususlar
Cuma Namazı için ezan başladığında meşgaleleri terk edip hemen mescide girilmelidir zira bu vâcibdir. Cuma vaktinde alış-veriş yapmak ise haramdır.
Ön Saflara Doğru İlerlemek
Mescide giren kimse insanlara eziyet vermeksizin, saflarda boş yer bulunması durumunda hatibe yakın bir yere ulaşıncaya kadar ilerleyebilir. Mescide girdiğinde hutbe başlamışsa, boş bulduğu yere oturur. Eğer girişte boş yer bulamamışsa ve ön saflarda boşluk kalmışsa, zarurete bağlı olarak boşluk bulabileceği yere kadar ilerler.
Hutbe Esnasında Konuşmamak
Günümüzde yapılan en önemli hataların başında, hatib minberdeyken cemaat arasında bulunanların konuşmaları ve namaz kılmaya devam etmeleri gelmektedir. Hatib minberdeyken namaz kılınmaz, kuran okunmaz, verilen selâm alınmaz; cemaat asla konuşmayıp sükût üzere bulunur. Hatibin sesli şekilde duâ etmesi durumunda âmin dahî denilmez. Hutbe esnasında Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in adı zikredildiğinde Salât-ü Selâm’da bulunulmaz. İmam Ebû Yûsuf (Rahimehullâh), Salât-ü Selâm’ın gizlice okunabileceği kanaatindedir.
İlk Sünneti, Hutbe Başlamadan Evvel Tamamlamak
Cuma Namazının ilk sünnetini kılma konusunda ivedilikle hareket edilmeli, kılınan namaz hatib minbere çıkmadan tamamlanmaya çalışılmalıdır. Eğer namaz bitmeden evvel hatib minbere çıkmış bulunursa, kılınmakta olan namaz vâciblerine riayet edilerek en kısa süre içerisinde ikmâl edilmelidir.
Cuma Namazına Sonradan Yetişenin Durumu
Cuma Namazına sonradan yetişme konusunda Hanefî Mezhebi içerisinde ihtilâf vâki olmuştur. Fetvâ verilen görüşe göre; İmâma teşehhüdde uyan ve hatta imâma, selâm verip de sehiv secdesi için secdeye gittiğinde tâbi olan kimse, cemaate yetişmiş sayılır ve Cuma Namazını, kılamadığı rekâtları kılmak suretiyle ikmâl eder. İmam Muhammed eş-Şeybânî (Rahimehullâh)a göre ise; Cuma Namazının ikinci rekâtına yetişemeyen yani imâma rükûda yetişememiş olup da daha sonra uymuş olan kimse artık öğle namazını ikmâl eder.
Kaynakça
Mehmed Zihni Efendi, Nîmet-i İslâm İlmihâli, Salâh Bilici Kitabevi, İstanbul, 2010; Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük İslâm İlmihâli, (Sad. İsmailağa Fıkıh Kurulu), Yasin Yayınevi, İstanbul, 2015.