Yüce dinimizin emri olan mukaddesata hürmet ve ta‘zîm, milletimizin tarih boyunca insanlığa örneklik teşkil ettiği bir haslet olmuştur. Allah Teâlâ’nın kelâmı, insanlığın yegâne kurtuluş kılavuzu Kur’ân-ı Kerîm, hıfzedilerek gönüllerde muhafaza edilip yaşandığı ve yaşatıldığı gibi, muhafaza cihetiyle de her daim baş tacı edilmiştir. Çocuklarımız, Osmanlı Devleti’nin kuruluş ve hâkimiyet esasının Kur’ân-ı Kerîm’e hürmet olduğu gerçeğini anlatan menkıbeyle büyümüş ve bu hürmet hisleriyle yoğrulmuştur.
Haberlere yansıyan, Kur’ân-ı Kerîm’e karşı büyük bir saygısızlık içeren hâdise, ilgili makamları harekete geçirmekle beraber; aileleri, toplumu ve sivil toplum kuruluşlarını düşünmeye sevk etmelidir. Mukaddes olan her şeyle alay eden ve ciddiyetsizliğe eğilimli bir gençlik hayal eden odakların, bu tür adi olaylardan hareketle oluşturmak istediği algı da gözden kaçırılmamalıdır.
Yavrularımızın, gelecek nesillerin dinî değerlerle alay eden kimseler olarak değil de yüksek ahlâk ve şuur üzere yetişmeleri hususunda değişiklik ve düzenlemelere duyulan ihtiyacın fark edileceğine inanıyor ve gerekli adımların ivedilikle atılmasını temenni ediyoruz.
İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı