Asıl ismi, Ebu Hamza Enes bin Mâlik bin Nadr El-Ensârî’dir. Hicretten 10 yıl önce Medine’de doğdu. Annesi Ümmü Süleym, kardeşi Berâ bin Mâlik, teyzesi Ümmü Haram, amcası Enes bin Nadr ve üvey babası Ebu Talha (Radiyallâhu Anhüm)dür. 10 yaşında iken ailesi tarafından, Rasûlüllah (Sallâllâhu Teâlâ Aleyhi ve Sellem)in hizmetine verildi ve O vefat edene kadar, yaklaşık 10 sene boyunca bu hizmetine devam etmiştir.
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in hizmetinde bulunduğu zamanlarda bizzat onun terbiyesi ile yetişti. Onunla beraber Hudeybiye Antlaşması, Hayber seferi, Umretü’l-kazâ, Mekke’nin fethi, Huneyn Gazvesi, Tâif kuşatması, Vedâ haccı ve Bedir savaşında hazır bulundu. Rasûlüllah (Sallâllâhu Teâlâ Aleyhi ve Sellem)e olan hizmetleri sebebi ile “Hâdimü’n-Nebî” ünvanı ile anılırdı. Ve gene onun tarafından kendisine “Ebu Hamza” künyesi verilmiştir.
Basra Vilayeti
Hazreti Ebubekir (Radiyallâhu Anh)ın hilafeti zamanında Basra’da vergi toplama vazifesine atandı. Basra valisi Ebû Musa El-Eşarî (Radiyallâhu Anh) ile bölgeye giderek, genç yaşına rağmen görevini ifâ etmiştir. Ayrıca Basralı halka namaz kıldırıp, ders okutmuştur. Hazreti Ömer (Radiyallâhu Anh) zamanında yapılan İran fetihlerine katılmış ve Tüster Valisi Hürmüzân’ı esir almıştır. Abdullah bin Zübeyr (Radiyallâhu Anh) hilafeti esnasında, Basra valiliği yapmıştır.
Emeviler döneminde, Haccâc-ı Zalim tarafından zulme uğradı ama bunu öğrenen Halife Abdülmelik tarafından himaye edildi. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in kendisine ettiği dua sebebiyle, uzun ve bereketli bir ömür yaşadı. Bu dua bereketi ile, bahçesindeki ağaçlar senede 2 kere meyve verir ve yaptığı yağmur duaları kabul olunurdu. [1] Geçirdiği alaca hastalığı sebebiyle yüzünde beyaz bir leke bulunurdu.
İlmi ve Ahlakı
Çok hadis rivayet eden sahabîlerden üçüncüsüdür. Kendisinden 2286 civarında hadis riyayet edilmiştir. Hasan-ı Basrî, İbn Sîrîn, Ebû Kılâbe El-Cermî, Mekhûl bin Ebu Müslim, Ömer bin Abdülazîz, Katâde bin Diâme ve Ebû Amr bin Alâ (Rahmetullahi aleyhim) gibi zatlar kendisinden hadis dinlemiştir. Rivayet ettiği hadisleri ayrıca yazardı. Basra halkı kendisinden hadis alanında çok istifade etmiştir. Orta derecede fetva veren sahabîlerden idi.
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in yakınında çok bulunduğu için, aynı onun gibi namaz kılardı. Uzun ömrüne rağmen hafızası bozulmamıştır. Ayrıca usta bir okçuydu. Vefat ettiği zaman vasiyeti üzerine, Rasûlüllah (Sallâllâhu Teâlâ Aleyhi ve Sellem)e ait olan bir çubuk, kefeniyle böğrü arasına, gene ona ait olan saç teli de, dilinin altına yerleştirildi. 711 yılında Basra’da vefat etmiştir. Allah (Celle Celâluhû) şefaatlerine layık ve mazhar eylesin.
Dipnotlar
[1] Tirmizî, Menâkıb, 45