Enes (Radıyallâhu Anh)ın rivayet etmiş olduğu bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: “Hiçbiriniz, kendiniz için arzu ettiğinizi, kardeşiniz için arzu etmedikçe (kemaliyle) îmân etmiş olamaz.” (Buhârî, Îmân:6; Müslim, Îmân:71, No:45)
Îzâhı
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), bu hadîs-i şerifinde ahlâkın en büyük asıllarından birini bu kadar camialı (toplayıcı) ve veciz (kısa ve öz) şekilde ifade buyurmuşlardır.
Yalnız, kişinin kendisine münasip gördüğünü mü’min kardeşi için de sevip münasip görmesinin Allah Te‘âlâ’nın rızası için olması, dünya menfaatlerinden soyulmuş olması lâzımdır. Bu da ehl-i İslâm arasında birlik beraberlik ve kardeşliğin meydana gelmesinde büyük âmil (iş gören)dir.
Borçlu Olana Kolaylık Sağlamak
Hazreti Âişe (Radıyallâhu Anhâ) vâlidemiz şöyle anlatmıştır: “Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) kapıda yüksek sesle münakaşa edenlerin gürültülerini işitti. Bunlardan biri, diğerinden borç indirmesini, bir hususta da merhametli olmasını istiyor, öbürü de: ‘Vallâhi yapmam’ diyordu.
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) yanlarına gitti ve: ‘Hanginiz ma‘rûf (olan iyiliğ)i yapmamak üzere Allah adına yemin etti?’ buyurdu. Borç veren utanarak: ‘Benim, ey Allâh’ın Rasûlü! Şimdi (borç indirimyle, merhametli davranmaktan) hangisini diler, severse onun olsun’ dedi.”
Îzâhı
Hadîs-i şerîfte, münakaşa ettikleri belirtilenler, Ka’b ibnü Mâlik ile ibnü Ebî Hadrad (Radıyallâhu Anhümâ)dır. Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Ka’b (Radıyallâhu Anh)a ismen seslenerek: “Borcunun yarısını indir!” diye emretmiş, o da indirmiştir.
Burada borçlu iki şey istemektedir; borçta indirim yapmasını ve ödemede kolaylık tanımasını ödeme kolaylığı, vâde uzatması, taksit vs. olabilir). Dolayısıyla borçluya merhametli ve anlayışlı davranmak, istediğinde borcundan bir miktar bağışlamak gerekmektedir.
Hayır işlerinden olan bir iş ile ilgili olarak: “Yapmayacağım” diyerek yemin etmek câiz değildir. Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) bunu yasaklamıştır.
Borçlunun, alacaklıdan indirim istemesi caizdir. Bazıları bunu mekruh görmüşler ve: “Bu davranışta minnet altına girmek var” demişlerdir.
Aynı zamanda hadîs-i şerîf, Ashâb-ı Kirâm (Rıdvânullâhi Te‘âlâ Aleyhim Ecma‘în)in, Dîn-i Mübîn-i İslâm’ın emirlerinden maksadı süratle anlamaları ve Peygamber (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in bir işaretine itaat ederek hayır işlemeye son derece harîs olduklarını göstermektedir.