İnsan-ı kâmil olan Peygamber (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimizin hayatı, O’nun yüce ahlâkını ve üstün kişiliğini serdeden nihayetsiz örnekler ile doludur. Hiç şüphe yok ki O’nun hayatı bütün insanlığa armağan edilmiş en güzel örnektir. Kıyamete kadar da rehber edinilecek en güzel misaller hep O’nun hayatındadır. O’nun ümmeti olarak bize düşen görev ise O’nun ahlakını özümsemek, hayatından ibretler almak ve yaşam şeklimizi sünneti seniyyesine göre biçimlendirmeye gayret göstermektir.
Medeniyetin Efendisi (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem), terbiyesi ile meşgul olduğu Müslümanlara; oturup-kalkma, kılık-kıyafet ve yeme-içme adabını öğrettikleri gibi, “su içme” adabını da hem sözlü olarak, hem de bizzat uygulayarak öğretmişlerdir.
Muteber hadis kaynaklarımızın ifade ettiği bilgilere göre, Risaletpenah Efendimiz (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem) suyu dinlene dinlene, yudum yudum, hazmederek içerler idi. Şöyle ki; su içme şekli çoğu zaman üç nefeste dinlenerek, bazen de iki nefeste yudumlayarak olur idi.
Suyu Dinlenerek ve Hazmederek İçmek
Enes ibn Mâlik (Radıyallâhu Anh) rivayet ediyor: “Risaletpenah Efendimiz (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem), suyu üç nefeste (dinlenerek) içerler ve: ‘Suyu üç yudumda içmek hem hazmı kolaylaştırır, hem de susuzluğu giderir’ buyururlar idi.”[1]
Abdullah ibn Abbas (Radıyallâhu Anhümâ) anlatıyor: “Peygamberimiz su içecekleri vakit iki nefeste içerler idi.”[2]
Sümame ibn Abdullah naklediyor: “Enes ibn Mâlik (Radıyallâhu Anh) suyu üç seferde içer ve Peygamber Efendimiz (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem)in de üç nefeste dinlenerek içtiklerini söylerdi.”[3]
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), suyu bu şekilde içmenin insan sağlığına daha faydalı olduğunu şu sözleri ile ifade etmişlerdir: “Suyu dinlenerek içmek; hem hazmı kolaylaştırır hem susuzluğu çabuk giderir hem de daha sıhhatlidir.”[4]
Sevgili Peygamberimiz (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem), suyu dinlene dinlene içmemizi bize tavsiye buyurdukları gibi, su içerken bardağın içine nefes vermemeyi de bizlere tavsiye buyurmuşlardır. “Suyu devenin içtiği gibi, dinlenmeden bir defada içmeyiniz; iki ya da üç yudumda dinlenerek içiniz. Su içmeye besmele ile başlayınız; bardağı dudağınızdan ayırınca da ‘Elhamdulillâh’ deyiniz!”[5]
Açık Arazideki Suyu İçme Konusunda Âdâb
Abdullah ibn Ömer (Radıyallâhu Anhümâ) anlatıyor: “Bir gün Rasulullah (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz ile beraber bir su havuzunun başına uğramış idik. Bizler, hemen eğilerek, ağzımızı suya temas ederek içmeye koyulduk. Bu durumu gören Peygamber Efendimiz (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem) bizleri: ‘Arkadaşlar! Bu şekilde eğilip ağzınız ile içmeyiniz! Önce ellerinizi yıkayın sonrada avuçlarınız ile içiniz! Zira avuçlardan daha güzel bir kap yoktur.’ buyurarak ikaz ettiler.”[6]
Yine Abdullah ibn Ömer (Radıyallâhu Anhümâ) anlatıyor: “Peygamber (Sallâlâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz bizleri; karınlarımız üzerine uzanıp yerden ağzımızı suya değdirerek içmekten men ettikleri gibi, suyu tek avuç ile içmemizi de yasaklamış ve bu durumun kerahetini: ‘Herhangi biriniz suyu, köpeğin dilinin ucu ile yalayarak içtiği gibi içmesin! Allah’ın gazap ettiği kavmin (Yahudilerin) içtiği gibi, tek avuç ile de içmesin! Geceleyin ağzı açık bir kaptan su içeceği zaman sallayıp hareket ettirmeden içmesin!’ buyurarak beyan etmişlerdir.”[7]
Dipnotlar
[1] Tirmizî, Şemâil, 32. Bab, No:212.
[2] Tirmizî, Şemâil, 32. Bab, No:213.
[3] Tirmizî, Şemâil, 32. Bab, No:215.
[4] Ebû Dâvûd, Sünen, c. 3, No:3727.
[5] Tirmizi, Sünen, c. 4, No:1885.
[6] İbn Mâce, Sünen, c. 2, No:3433.
[7] İbn Mâce, Sünen, c. 2, No:3431.