Bizleri; cami cemaatleri, medreseler, sohbetler, terâvîhler, toplu mukabeleler, toplu iftarlar ve daha nice mahrumiyetlere rağmen, lütfu inayetiyle Ramazân-ı Şerîf bayramına ulaştıran Rabbimize nihayetsiz hamd ü senâlar olsun! O, bizim için zorluk dilemez, bilâkis kolaylık diler. Nitekim müşerref olup nice ganimetlere talip olduğumuz oruç ibâdeti özelinde bu hakikati bizlere şöyle ilân buyurmuştur:
“Allâh (yolculuk ve hastalık hâlinde oruç tutmamanızı serbest kılarak) size kolaylık dilemektedir, size zorluk (çıkartmak) istememektedir. (Allâh-u Te`âlâ bütün bunları açıklamıştır ki, böylece İslâm’ın hükümlerini bilesiniz,) bir de (oruç tutulması gereken günlerle alâkalı) o sayıyı tamamlayasınız ve sizi (râzı olduğu amellere) hidâyet buyurmuş olmasına karşılık Allâh’ı (yüceltici ifadelerle) tekbîr edesiniz diye! Tâ ki (bu sayede) siz(, sayısız nimetlerine, özellikle de bu ruhsatlarına karşı Allâh’a) şükredesiniz!”[1]
Âyet-i kerîmede beyân olunan lüzûm üzere, Zâtına nihâyetsiz şükreder ve dillerimizi tekbîrlerle süsleriz.
Ümmetine merhamet ve şefkatiyle daima en güzeli ve en doğruyu gösteren, istikameti öğreten ve Ramazân-ı Şerîfin ehemmiyeti ve ebedî felâh vesilesi olması hususunda: “Ramazân kendisine ulaşıp da günahlarından affedilmeden ondan çıkan kişinin burnu toprağa sürtsün!”[2] buyurarak bizleri en açık şekilde ikaz eden Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimize, onun pâk ehl-i beytine ve Dîn-i Mübîn-i İslâm’ı sonraki nesillere adaletle aktaran ashâbına salât ü selâm ederiz!
Bayramlar Manevî Hasat Günüdür
Muhakkak hatırlanmalıdır ki, Ramazân-ı Şerîf ayı boyunca yapılan amellerin mükâfatı iş bittiğinde, yani günler tamam olup da bayram geldiğinde bahşedilir. Bayramı ihyâ etmek; bereket, rahmet ve mağfiret ayının manevî hasadını en bereketli şekilde toplamaya vesiledir. Bu itibarla, bayramın ihyâsı gecesinden başlar. Son iftarın ardından, Ramazân-ı Şerîf ayının vedası sebebiyle çoklarının gaflete düştüğü bu geceyi huzûr üzere idrâk edip ibâdet ve tâatle ihyâ etmek büyük mükâfatlara talip olmaktır. Bayram gecesinin ihyâsı ve fazîletli amelleri hakkında detaylı malûmat için tıklayınız.
Bayramlar, Rahmân Olan Allah Te‘âlâ’nın Hediyesidir
Bayram günleri, ahvalimiz her ne olursa olsun, sevinç ve neşe günleridir. Birlik-beraberliğimiz için perçin olduğu gibi; ibâdet, tâat, duâ, zikir ve tekbîrlerle süslenen, Rahmân olan Allah Te‘âlâ’dan kıymeti sonsuz birer hediyedir. Bayram gününün fazîleti ve ihyâ yolları, duâları ve zikirleri hakkında detaylı malûmat için tıklayınız.
Bayram günlerinin hususiyeti pek çoktur. Sosyal açıdan hatırda tutulması gereken en önemli nokta da, ihtiyaç sahiplerinin durumudur. Onlar, bayramları gözler ve kendilerine ulaşacak nasibi beklerler. Zekât ve fitreler, onların temel hakkıdır. Fitrelerini henüz vermemiş olan kardeşlerimiz bu konuda ihmalkâr davranmamalı, ihtiyaç sahiplerinin hakkını yerine ulaştırmalıdırlar. Fıtır sadakalarınızı derneğimiz aracılığıyla kolayca ulaştırabilirsiniz. Fitrelerinizi göndermek için tıklayınız.
Rabbimizin hediyesi bayramınızı tebrîk eder, Ramazân-ı Şerîfin manevî hasadını feyz ve bereketle tamamlayanlardan olmanızı dileriz. Âlem-i İslâm’ın sıhhat, âfiyet, birlik ve beraberlik içerisinde idrâk edeceği bayramlara erişebilmeyi Cenâb-ı Hak’tan niyâz ederiz.
İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı
Dipnotlar