Hicrî ayların üçüncüsü olan Rebîulevvel ayının adı; “bahar, bahar yağmuru, bolluk ve bereket” gibi manalara gelen “rebî‘” kelimesinden türemiştir. Kelimenin özünde, “bir yerde ikame etmek” anlamı vardır. Tarihî kayıtlara göre, Araplar, havanın hayvancılık için uygun olduğu dönemlerde bereketli bölgelere yerleşmiş ve oralarda yaşamışlardır. Bu aya isminin verildiği sene söz konusu mevsim, belirttiğimiz ikamet mevsimine tevafuk ettiğinden bu ismin tercih edildiği düşünülmektedir.
Tarihte Rebîulevvel Ayı İçerisinde Meydana Gelen Mühim Hâdiseler
İslâm tarihinde Rebîulevvel ayı içerisinde başta Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in dünyayı teşrifi olmak üzere pek çok mühim hâdise vuku bulmuştur. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem), beraberinde Ebû Bekr es-Sıddîk (Radıyallâhu Anh) ile hicret seferine bu ayda başlamış, Rânûnâ’ya vâsıl olup ilk Cuma namazını da bu ay içerisinde kıldırmıştır. Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in vefâtı da bu ayda vâki olmuştur.
Rebîulevvel Ayının İhyâsı
Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)i tanımak, fazîletinden haberdar olmak ve sünnetini öğrenmek mü’minler için her daim öncelikli bir iştir. Bununla beraber, Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in doğumu, hicreti ve vefâtı gibi hayatında dönüm noktaları olan işlerin meydana geldiği ay olması hasebiyle, bu konulara hasredilmesinde faydalar vardır. Bu ayı mevlidle karşılamak ve bahsettiğimiz hassasiyete uygun işler yapmak, istifademizi sağlayacaktır.
Rebîulevvel Ayında İbâdet ve Tâat
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimizin üstün şahsiyetine dair bilgileri öğrenmenin ve sünnetini hayata tatbik konusunda şuur tesisi ve yüksek gayretin mevsimi olan Rebîulevvel ayında nâfile ibâdetlere ağırlık vermek de mühim bir konudur. Bu anlayış doğrultusunda, bu ayın belli gece ve günlerinin hususî olarak ihyâsı güzel görülmüştür.
İlk gece kılınması tavsiye edilen namaz
Akşam namazından sonra iki rekât kılınır, her rekâtta Fâtiha’dan sonra üç kere İhlâs Sûresi okunur. Selâm verdikten sonra Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)e 100 kere:
«!اَللّٰهُمَّ صَلِ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَ عَلٰى اٰلِ مُحَمَّدْ وَ بَارِكْ وَ سَلِّمْ بِرَحْمَتِكَ يَا أَرْحَمَ الرَّاحِمِينَ»
“Ey Allâh! (Efendimiz) Muhammed’e ve (Efendimiz) Muhammed’in âline rahmetinle salât eyle, bereket ver selâmet ihsân eyle. Ey acıyanların en merhametlisi (duâmı kabul eyle)!” diye salevât-ı şerîfe okunur.
Üçüncü günde kılınması tavsiye edilen namaz
Bu günde dört rekât namaz kılınır. Rekâtında Fâtiha’dan sonra bir kere Âyete’l-Kürsî okunur. Namazın ardından ise üçer kere Tâhâ ve Yâsîn Sûreleri okunur.
Sonra kişi bu namazından hâsıl olan sevabı Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in mutahhar ve mukaddes rûh-i şerîfine bağışlar.
Yirmi birinci günde tavsiye edilen namaz
İki rekât kılınır. Her bir rekâtta Fâtiha’dan sonra bir kere Müzzemmil Sûresi okunur. Kişi namazdan sonra secdeye kapanıp kalp huzuruyla:
«!يَا غَفُورُ! تَغَفَّرْتَ بِالْغُفْرَانِ، وَالْغُفْرَانُ فِي غَفْرِ غُفْرِكَ يَا غَفُورُ»
“Ey çok bağışlayan! Sen Ğufrân sıfatıyla Ğaffâr oldun. Mağfiret Senin örtüp bağışlamanda gizlenmiştir. Ey Ğafûr!” diye zikreder ve ardından ne isteği varsa Allâh-u Teâlâ’ya arz eder. Bunu yapanın isteğinin biiznillâhi Te‘âlâ kabul edileceği umulur.